Spinal Müsküler Atrofi veya halk arasındaki yaygın adıyla SMA hastalığı sinir hücrelerinde meydana gelen nöromüsküler bir rahatsızlık olarak bilinmektedir. Bu hastalık bireylerde belirli süreçlerden geçerek meydana gelmekte yani belirli evreleri olduğu gözlemlenmektedir. Bu hastalık detaylı bir biçimde incelendiğinde en tehlikeli evrenin çocuk yaşlarda gözle görülür bir şekilde fark edilen SMA Tip 1 olduğu bilinmektedir. Bu hastalığın birçok belirtisi olmakla birlikte bunların içerinde kendisini en net gösteren belirtiler yutkunmada zorluk çekme, solunumda ki rahatsızlık, destek almadan oturamama gibi belirtilerdir.
SMA Hastalığı Nelere Sebep Oluyor?
SMA hastalığı olarak bilinen hastalığın Türkiye de bilinen adı Gevşek Bebek Sendromudur. Bu hastalığın çocuklar üzerinde ki en kötü yanı ölümle sonuçlanmasıdır. Bebeklikte kendisini göstermeye başlayan bu hastalık omurilikte meydana gelerek kişilerin sinir hücrelerinde büyük rahatsızlıklara meydan vermektedir. Uzun süre bu hastalığa dair net bir tedavi yönteminin bulunamaması da birçok bebeğin bu hastalığa maruz kaldıktan kısa bir süre sonra ölmesine neden olmuştur. Bu hastalığa genel olarak baktığımızda kendisini bebek yaşlarda göstermesine rağmen erken teşhise inatla herhangi bir tedavi yöntemi olmamasından ötürü kötü sonuçların ortaya çıkmasına nende olmuştur. Genel olarak bakıldığında Türkiye de 40 adet çocuktan birinin mutlaka bu hastalığa maruz kaldığı görülmektedir. Anne ve babada meydana gelen sinir hücrelerinde ki bozukluklar çocuklarda bu hastalığın oluşmasına ve yaşam kalitesinin önce düşüp daha sonra zamanla bebeklerin ölmesine neden olmaktadır.
SMA Hastalığının Tedavisi Ne Şekilde Olmalıdır?
SMA hastalığı araştırmalar sonucunda belirli bir yöntem ile tedavi altına alınmayan bir hastalık olarak kendisini göstermektedir. Bu hastalığın en hızlı şekilde atlatılması hedefleniyorsa ilk olarak hastaya iyi bir şekilde bakmak ve onun sağlıklı bir şekilde gelişim gösterdiğinden emin olmak gerekmektedir. Bunun yanında SMA hastalığı adına iki tür yöntem zamanla kendisini göstermiş durumdadır. İlk olarak yapılan genetik terapiler bu hastalık içerisinde oldukça başarılı sonuçlara imza atmıştır. Bir diğeri ise hücresel değiştirme tedavisi olarak bilinmektedir. Bunun sayesinde de bireyin hücrelerinde yer alan ölü hücreler atılarak bunun yerine yeni hücreler getirilerek sorunları ortadan kaldırmak amaçlanmıştır.